Kemal Kılıçdaroğlu, 38. CHP Kurultayı’nın ardından başlayan bazı iddialar ve sonrasındaki gelişmelere ilişkin açıklamada bulundu. Sosyal medya hesabından yayımladığı mesajda, şahsına yönelik organize bir linç kampanyasının yürütüldüğünü belirten Kılıçdaroğlu, açık tehditler aldığını ifade etti.
“Beni elektrik direğine asmakla tehdit edenler de var, silahla vurulmamı isteyenler de…” ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, söz konusu tehditlerin kimliği belirsiz sosyal medya hesapları üzerinden yöneltildiğini söyledi.
Açıklamasında, söz konusu kampanyanın yalnızca sosyal medya kullanıcılarıyla sınırlı olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, bazı akademisyenler ve gazetecileri de hedef göstererek şu sözleri kullandı:
“Sahte sosyal medya hesaplarından, fonlanan sözde akademisyenlere, iftira ve manipülasyonla mesleklerini kirleten bazı gazetecilere kadar uzanan geniş bir cepheyle karşı karşıyayız.”
Kılıçdaroğlu, daha önce birlikte siyaset yaptığı bazı isimlerin de bu duruma sessiz kalmadığını vurguladı. Açıklamasında, “Dün siyasi ikballeri uğruna yanımda saf tutan, bugün başka mecralara savrulmuş bazı siyasetçiler de bu koroya katılmış durumda.” dedi.
Kılıçdaroğlu, kurultay sonrasında ortaya atılan bazı iddialarla ilgili konuşmadığı yönündeki eleştirileri de yanıtladı. Bu konuda herhangi bir bilgi ya da dahlinin olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, partinin gerçek gündeminden sapılmaması gerektiğini ifade etti.
“Şahsi değil, kamusal olana; dedikoduya değil, hakikate yaslanmak zorundayız.” diyen Kılıçdaroğlu, açıklamasında şu sözlere yer verdi:
“Ben, polemikle değil halkla konuşan bir siyasetçiyim. Eğer ortada bir gerçeklik varsa, onu eğip bükmeden, çekinmeden dile getirmekten asla geri durmam.”
Kılıçdaroğlu, aldığı tehditlere ilişkin mesajını şu ifadelerle tamamladı:
“Beni direklere asacaklara, silahla vuracaklara, beni yakacaklara, taşlatacaklara, bir adım attırmayacaklara söylüyorum: Sizden korkan sizden namerttir. Herkes bilsin ki; bu partinin düşmanlarını, yine bu partinin harem-i ismetinde boğmaya muktediriz.”
Açıklamanın tam metni ise şöyle:
Sessizliğimiz Suskunluk Değil, Sorumluluktur… 20 Kasım 2023 tarihinde, 38. Kurultayımızın üzerinden henüz iki hafta geçmişken, kurultaya ilişkin bazı iddialar kamuoyuna yansımaya başladı. O gün yayımladığım videoda, partimizi korumak adına gerekli olan her şeyi açıkça ve kararlılıkla dile getirdim. Ancak o günden bu yana, organize edilmiş, kimliklerini gizleyerek karanlıkta hareket eden trol hesaplar üzerinden sistematik bir linç kampanyasına maruz bırakılıyorum. Can güvenliğime yönelik açık tehditler alıyorum. Beni elektrik direğine asmakla tehdit edenler de var, silahla vurulmamı isteyenler de…
Tehditler, iftiralar ve kirli kampanyalar bir araya gelmiş durumda. Sahte sosyal medya hesaplarından, fonlanan sözde akademisyenlere, iftira ve manipülasyonla mesleklerini kirleten bazı gazetecilere kadar uzanan geniş bir cepheyle karşı karşıyayız.
Ve ne yazık ki, dün siyasi ikballeri uğruna yanımda saf tutan, bir zamanlar benimle yol yürümeyi bir övünç sayarken bugün başka mecralara savrulmuş bazı siyasetçiler de bu koroya katılmış durumda. Hepsi bir ağızdan, hiçbir bilgi sahibi olmadığım, hiçbir dahlimin bulunmadığı bir konuda konuşmamı talep ediyorlar.
Oysa biz, bu milletin hakiki gündeminden sapmadan yürümek zorundayız. Şahsi değil, kamusal olana; dedikoduya değil, hakikate yaslanmak zorundayız.
Ben, polemikle değil halkla konuşan bir siyasetçiyim. Ve beni tanıyan herkes bilir: Eğer ortada bir gerçeklik varsa, onu eğip bükmeden, çekinmeden, dimdik bir duruşla dile getirmekten asla geri durmam. Beni direklere asacaklara, silahla vuracaklara, beni yakacaklara, taşlatacaklara, bir adım attırmayacaklara ve lamalara söylüyorum: Sizden korkan sizden namerttir. Benden bir mesaj bekleyen herkese buradan açıkça sesleniyorum: Herkes bilsin ki; bu partinin düşmanlarını, yine bu partinin harem-i ismetinde boğmaya muktediriz.