İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hakkında başlatılan yolsuzluk soruşturmasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), çeşitli sokak çağrılarında bulundu. Yapılan çağrıların ardından İstanbul’un farklı bölgelerinde yaklaşık bir hafta süren izinsiz gösteriler düzenlendi. Gösterilere katılan bazı gruplar ile güvenlik güçleri arasında arbede yaşandı.
Gösterilere katılan kişiler hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet, görevli memura mukavemet ve Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamalarıyla soruşturmalar açıldı. Emniyetin yürüttüğü çalışmalar sonucunda toplamda 1879 kişi gözaltına alındı.
206 KİŞİ TUTUKLANDI
Gözaltına alınan kişilerden emniyet işlemleri tamamlanan 206 şüpheli, sevk edildikleri mahkemece tutuklandı. Tutuklama kararlarının ardından bazı aileler, çocuklarının tutuklanmasına sebep olduklarını öne sürdükleri çağrılar için CHP’li isimlere tepki gösterdi.
Tutuklanan kişilerin aileleri, adliye önünde basın açıklaması yapan CHP’lilere seslendi. Aileler, çağrıların ardından yaşanan olaylarda çocuklarının cezaevine girmesinden duydukları üzüntüyü dile getirdi.
AİLELERDEN CHP'Lİ VEKİLLERE TEPKİ
Adliye önünde yapılan basın açıklamasına katılan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, tutuklama kararlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Aileler ise açıklama sırasında vekillere dönerek tepkilerini dile getirdi. Bazı aileler, gençlerin tutuklanmasında CHP’nin etkili olduğunu savundu.
Bir anne şu ifadeleri kullandı:
“Ellerim kırılaydı da göndermeseydim.”
Bir başka aile bireyi ise şu sözlerle tepki gösterdi:
“Bu gençleri dışarı çıkarıyorlarsa önünde siper olacaksın.”
“SARAÇHANE’YE DEĞİL BURAYA GELSİN”
Ailelerin tepkileri bununla sınırlı kalmadı. Bir grup aile, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e de seslenerek şu ifadeleri kullandı:
“Bu nasıl bir CHP, çocuklarımız içeride. O zaman Özgür Özel’e söyleyin, Saraçhane’ye değil gelsin burada toplansın.”
Gösteriler sonrası tutuklanan kişilerin aileleri, adliye önündeki açıklamalarında çocuklarının serbest bırakılmasını talep ederken, yaşanan sürecin sorumlularının kamuoyu önünde hesap vermesi gerektiğini savundu.
