Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ile Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras, haklarında açılan ceza davası kapsamında İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hâkim karşısına çıktı. Duruşmada tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.
Mahkeme heyeti, savunmaların alınmasının ardından her iki sanık hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasına karar verdi. Davaya ilişkin bir sonraki duruşma tarihi 23 Eylül olarak belirlendi.
ARAS: “KONUŞMALARIM DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDADIR”
İlk savunmayı yapan Mehmet Ömer Arif Aras, mahkemede ilk kez ifade verdiğini belirterek, suçlamaların delilsiz ve dayanaksız olduğunu söyledi. Aras, “Üzerime atılı suçlamalar düşünce özgürlüğü kapsamındadır” dedi.
Konuşmasının içeriğinin bağlamından koparıldığını belirten Aras, “TÜSİAD tarafından hazırlanan öneri kitapçıklarının sunumuydu. Konuşmam olağan faaliyet kapsamındaydı. Hukukun üstünlüğü, öngörülebilirlik ve liyakat vurgusu yaptım” şeklinde konuştu.
TURAN: “SUÇ UNSURU TAŞIMAYAN TESPİT VE TAVSİYELERDİR”
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ise savunmasında, ülke ekonomisine dair tespit ve öneriler sunduğunu belirtti. Turan, “Konuşmalarımda hukukun üstünlüğü ve ekonomik gelişim konularını dile getirdim. Bunlar dernek tüzüğüne uygun, suç unsuru taşımayan tespit ve tavsiyelerdir” dedi.
Turan, yurt dışı yasağının iş hayatını olumsuz etkilediğini belirterek kaldırılmasını talep etti. Her iki sanığın avukatları da müvekkillerinin beraatini ve tedbir kararının kaldırılmasını istedi.
NE OLMUŞTU?
13 Şubat'taki TÜSİAD Genel Kurulu’nda yapılan konuşmalar sonrası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Ömer Aras hakkında “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma” suçlamalarıyla soruşturma başlatmıştı. Süreçte Orhan Turan da soruşturmaya dâhil edilmişti.
Konuşmalarında, kayyum atamaları, siyasi davalar ve basın özgürlüğüne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Aras, yaşanan gelişmelerin toplumsal güveni sarstığını ifade etmişti.
Başsavcılık, Aras ve Turan hakkında hazırladığı iddianamede, zincirleme şekilde “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” suçundan 1 yıl 10 aydan 5 yıl 6 aya kadar hapis istemişti. “Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçuna ilişkin dosya daha sonra birleştirilmişti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN AÇIKLAMASI SONRASI HIZLANDI
Soruşturma süreci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Yeni Türkiye’de haddinizi bileceksiniz” açıklamasının ardından hız kazanmıştı.
Savcılık, açıklamalarda suç unsuru bulunduğu görüşüyle iki ayrı suçtan cezalandırılmalarını talep etti. Mahkeme, davayı 23 Eylül 2025’e erteleyerek yargılamaya devam edilmesine hükmetti.
