"Ülke olarak güçlü olmadıktan sonra uluslararası güç savaşları içerisinde ezilmeye mahkumsunuz"

Ordu Ticaret ve Sanayi Odasının (OTSO) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanı Danışmanı Ayhan Oğan'ın moderatörlüğünde "Yeni Dünya Düzeninde Türkiye için Riskler ve Fırsatlar" konulu panel düzenlendi.

Uçum, panelde yaptığı konuşmada, dünya siyasal tarihindeki rutin dönemlerin kısa olduğunu belirterek, "Esasında dünyada rutin dışılık olağan. 21'inci yüzyıla girdiğimizden beri egemenlik savaşları küresel seviyede, bölgesel seviyede dünyanın bütün süreçlerini belirleyen pozisyona dönüşmüştür. Artık eskiden olduğu gibi sahtekarca bir uluslararası kurum referansı, uluslararası hukuk referansı dahi kullanılmıyor. Şu anda çok açık bir biçimde güç savaşları yapılıyor." dedi.

Hiçbir uluslararası kurum ve hukuk referansının kalmadığını, bunun çok net şekilde Rusya-Ukrayna krizinde de görüldüğünün altını çizen Uçum, Avrupa Konseyi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, AB ve BM'nin de son derece etkisiz olduğunu vurguladı.

Uçum, "Dünyada herkesin referans aldığı, kendini bağlı hissettiği, bütün ulusların o bağlılık içerisinde güvencede hissedebilecekleri ne bir kurumsal yapı var ne de uluslararası bir hukuk düzeni var." ifadesini kullandı.

Diplomasinin de artık hukuk üzerinden değil, güç üzerinden yürüdüğüne dikkati çeken Uçum, bir dönem belki sanki gerçek anlamda hukuk içi diplomasi varmış gibi izlenim verilse de aslında bunun böyle olmadığının daha sonra anlaşıldığını belirtti.

Uçum, 21'inci yüzyılın, esas itibarıyla dünyanın tekrar yeniden yapılanma sürecine girdiği bir yüzyıl olduğunu dile getirerek, "20-22 yıllık süre içerisinde bu yeniden yapılanma sürecinin nasıl kaotik, nasıl çatışmacı, nasıl insanlık açısından son derece zararlandırıcı sonuçlar doğuran bir süreç olduğunu hep beraber yaşayıp gördük ve şahit de oluyoruz." diye konuştu.

Orta Doğu'nun, klasik dünyanın merkezi olduğuna işaret eden Uçum, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Güç savaşlarında Orta Doğu, dünyanın geleceğini belirleme konusunda son derece önemli bir pozisyona gelmiştir. Böyle bir ortamda hiç kimse kalkıp uluslararası hukuk, BM kararları, AB hukuku, Avrupa Konseyi hukuku, AİHM kararları üzerinden birtakım sorunların çözülebileceğini ya da birtakım yaklaşımların geliştirilebileceğini söylemesin. Siz ülke olarak güçlü olmadıktan sonra, siz bağımsızlık konusunda tavizsiz olmadıktan sonra, siz ekonomik, askeri ve siyasi olarak kendi iradenizi ortaya koymadıktan sonra bu uluslararası güç savaşları içerisinde ezilmeye mahkum olursunuz."

"Bundan sonra bu toplumun refah toplumuna geçmesi gerekiyor"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İhsan Şener de panelde "Yakın Siyasal Tarih, Türkiye'nin Avantajları ve Riskleri" başlıklı sunum yaptı.

Türkiye'nin eğitimde, sağlıkta, ulaştırmada, güvenlikte, savunma sanayisinde bütçe gerektiren bütün yatırımlarını tamamladığını belirten Şener, "Demokratik olarak, mevzuat olarak demokrasisini de sınıf atlattırmış, uluslararası sistemin yıllarca dikte ettiği, ev ödevi vermeye çalıştığı pek çok mesele iç dinamiklerle çözülmüş." dedi.

Şener, bundan sonra bu toplumun refah toplumuna geçmesi gerektiğini ifade ederek, tam da bu aşamada en yakın müttefiklerin, yerli pek çok siyasal, sivil toplum ve ticari oluşumlar üzerinden önündeki sağlıklı süreci Türkiye'ye yaşatmak istemediklerini, ülkenin önünde önemli bir tuzak olduğunu söyledi.

Kovid-19 salgın sürecinin getirdiği zorluklara dikkati çeken Şener, şunları kaydetti:

"Tedarik zincirleri konusunda ekonomik zorluklar var. Bütün bunları bahane ederek şimdi Türkiye'nin koşmaya başladığı, uluslararası sistemin önüne geçmeye çalışacağı bir aşamada bu bütün olumsuzlukları bir sisteme yükleyerek ciddi bir muhalefet hareketi başlatılıyor. Eğer burada aklıselim ile hareket edilmezse Türkiye'nin yakın tarihinde birkaç teşebbüsle, darbe girişimiyle elde etmek istediklerini sistem üzerinden, pahalılık üzerinden yapılacak tartışmayla, kamuoyu desteğiyle yapmaya çalışacaklar. Türkiye'nin geri gitmeye tahammülü yoktur. Hepimiz ileri bakacağız. Küçük meseleleri çözeceğiz ama büyük resmi unutmadan çözeceğiz. Dolayısıyla sizlerin geleceğe dair, ekonomiye dair sosyal, siyasal, sivil topluma dair tekliflerinizi de alarak buradan ayrılacağız."

OTSO Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen panel, Uçum ve Şener'in, katılımcıların sorularını yanıtlamasının ardından tamamlandı.

Panele Vali Tuncay Sonel, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ayşe Nur Bahçekapılı ve Ahmet Selim Köroğlu, OTSO Başkanı Servet Şahin, Ordu Ticaret Borsası Başkanı Ziver Kahraman, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.