banner38

Meteryalizm nedir? Meteryalizm neyi savunur?  Meteryalizm öğretisini neye dayandırır? 

Materyalizm görüş olarak yalnızca algılanabilenin var olduğu fikrine dayanan bir akımdır. En kısa tanımıyla dünyada, yalnızca maddenin varlığını kabul eden bu görüşü yakından ele almak için meteryalizm nedir? Meteryalizm neyi savunur?  Meteryalizm öğretisini neye dayandırır? Materyalizm kavramı ilk ne zaman kullanılmaya başladı? Sorularını cevaplayalım.

Genel 16.11.2022, 07:37 16.11.2022, 16:19
Meteryalizm nedir? Meteryalizm neyi savunur?  Meteryalizm öğretisini neye dayandırır? 

Materyalizm nedir? 

Materyalizm varlığın özünün ve temel yapı taşının maddi olduğundan hareket eden felsefi bir dünya görüşüdür. Materyalizm sözcüğü ilk defa 17. yüzyılda kullanılmıştır. Evrenin temelinin maddi olduğu görüşünden hareket eder. Temelini Eski Çağ Yunan felsefesinde MO 5. ve 4. yüzyıllarda Leukippos (6. MÖ 4. yüzyıl) ve Demokritos (ö. MÖ 370) tarafından geliştirilen atomculuk oluşturur. Materyalizm Eski Çağda Epiküros (ö. MÖ 270) ve Lukretius'un (ö. MÖ 55) atomculuğunun etkisiyle İngiltere'de 17. yüzyılda ve Fransa'da 18. yüzyılda hakim hale gelmiştir. Türkiye entelektüel dünyasına Baha Tevfik'in (ö. 1914) Felsefe Mecmuasi dolayısıyla girmiştir.

 Meteryalizm öğretisini neye dayandırır? 

Materyalizmin öncellikli kaygısı teolojik değil, felsefidir; en son ampirik ve teorik bilimsel bilgilerle evreni en temel yapı taşından en karmaşık organizmalara ve onların duygu, tutku ve düşünce gibi işlevlerine kadar temellendirmektir. Bu bakımdan materyalizm "ateist" bir öğreti değildir. Materyalizm agnostisizmin veya bilinemezciliğin herhangi bir biçimi de değildir. Tözün varliğini reddetmez ve onun bilinemez olduğunu da ileri sürmez. Aslında materyalizm tek tanrılı dinlerde Tanrı'ya atfedilen sonsuzluk, her yerde olma, her şeye muktedir olma gibi birçok özelliği maddeye atfeder.

Madde kendi kendisini hareket ettirecek gerekli güce ve yapıya sahiptir. Fakat bu güç bilinçli bir özne olma özelliğini taşımaz. Doğayı hareket ettiren güç, "doğaüstü" değildir, tersine, doğaldır ve doğaya içkindir. Bu güç doğanın nedensellik yasalarına göre hareket eden ve hareket ettiren bir güçtür. Bu bakımdan materyalizmin amacı, insanın düşünce, inanç, ifade, vicdan gibi iç ve doğayla ve toplumla olan tüm ilişkisinde bilgiye ve bilime dayalı dış özgürlüğü mümkün kılan koşulları araştırmaktır.

Meteryalizm neyi savunur? 

Materyalizme dair tanımlarda genellikle 18. yüzyıla ait olan "mekanik materyalizm" ölçü alınmaktadır. Bu tanımlarda materyalizm: "[y]alnızca maddenin gerçek olduğu, madde ve maddenin değişimleri dışında hiçbir şeyin varolmadığı", "bilincin ya da zihinsel durumların gerçekliğini yadsı(dığı)" şeklindeki indirgemeci bir yaklaşımla ele alınmıştır.

Karl Marx (ö. 1883) ve Friedrich Engels'in (ö. 1895) geliştirdiği "tarihsel materyalizm" ve "diyalektik materyalizm" kuramı mekanik materyalizmin indirgemeci yaklaşımlarından farklıdır. Marx, Thomas Hobbes'un (ö. 1679) mekanik materyalizmini nitelendirirken "tekyanlı", "mekanik", "insan düşmanı" olarak tanımlar.

Materyalizm kavramı ilk ne zaman kullanılmaya başladı? 

Materyalizm kavramı ilk defa Henry More'un (ö. 1687) 1668 yılında yayımladığı Divine Dialogues'da kullanmıştır. Kavramın anlam kazanma tarihine dair ikinci önemli kaynak, 1715/16 yıllarında olan Leibniz Clarke Mektuplaşması'dır. Clarke Leibniz'e yazdığı yanıtlarında "materyalist" ve "materyalizm" kavramlarını açıkça kullanır ve anlamını şöyle betimler: "Dünyanın büyük bir makine olduğuna, Tanrı'nın müdahalesi olmadan hareket ettiğine, bir saat gibi saatin yapıcısının yardımı olmadan işlediğine dair tasavvurdur; materyalizm tasavvurudur." Materyalizmin felsefi ilk tanımı J.G. Walch'in (ö. 1775) 1726 yılında yayımladığı Philosophische Lexikon'da verilir: "Tinsel tözleri inkâr eden ve cisimsel tözden başkasını kabul etmeyen bir sisteme materyalizm denir." Walch 18. yüzyılın ilk yarısında materyalist olarak kabul edilen Baruch Spinoza'ya (ö. 1677) ve Hobbes'a işaret eder. Spinoza tek bir tözün varlığını kabul etmektedir. Hobbes bir materyalisttir, çünkü cisme sahip olmayan tüm tözleri töz olarak geçerli kılmaz. Doğal cisimlerin tüm niteliklerini ve etkilerini, maddenin şekil, ağırlık, sertlik ve karışım gibi niteliklerinden hareketle açıklayana materyalist denir. Rönesans döneminde olduğu gibi ta Immanuel Kant'a kadar "materyalizm" veya "materyalist" yerine "Epikürosçuluk" veya "Epikürosçu" kavramları da kullanılmıştır.

Aristoteles (ö. MÖ 322), Fizik ve Metafizik adlı eserlerinde İyonya felsefesinin "ham madde" veya "malzeme" anlamına gelen hyle veya her şeyin "temeli", "özü" anlamına gelen arkhe kavramına ilişkin tartışmayı "hareket" (kînêsis) kavramını analiz etmek amacıyla "madde" kavramının tamamlayıcısı olan "form" (eîdos) kavramıyla ilişkilendirerek yeniden ele alır. Orta Çağ'da bu dinamik bakış kaybolmuştur. Galileo Galilei'yi (ö. 1642) takiben Immanuel Kant (ö. 1804), hareketi felsefi açıdan maddenin temel belirlenimi olarak yeniden temellendirir.

İyonya doğa felsefesinde arkhe tartışmasında suyun, apeiron, hava ve ateşin temel madde olarak belirlendiği ilk dönemde Thales'in (ö. MÖ 547/6) suyu ilk madde olarak belirlerken aynı zamanda mıknatısın hareket ettirici gücüne dikkat çekerek içinde "tanrı" olduğunu ileri sürer. Thales burada maddeyi aktif ve onun hareket ettirenini ona içkin kavramaya çalışır. Herakleitos arkhe'yi canlı "ateş" olarak belirlerken, vurguyu artık hareketin kaynağına yapmaktadır. Anaksimandros ana maddeyi apeiron olarak belirlerken duyusal maddenin temelinde olanın her şeyin potansiyeli olduğu için şekilsiz ve sonsuz olması gerektiğini ileri sürer. Buna karşın duyusal madde hep bir varoluş ve yok oluş karşıtlığı içinde ilerlemektedir. Bu durum Parmenides'i duyusal ve deneyimlenebilir olanı yalnızca görünüşte varolan olarak tanımlamaya ve asıl varolanı hareketsiz ve sürekli olan olarak belirlemeye götürür. Empedokles (ö. MÖ 434) bu ikilemi aşmak için su, toprak, hava ve ateşi bir bütün olarak maddenin farklı görünüm biçimleri olarak alır.

Aristoteles'in "potansiyel olan" (dynamis) ve "aktüel olan" (energeia) kavramlari arasında ayrım yapmasının kaynağı bu düşünümün yaratmış olduğu dinamik tartışmadır. Ama Anaksagoras bu tartışmaya içkin olan öz-görünüm ayrımına yeni bir boyut kazandırır. Thales'in mıknatısa ilişkin gözlemini genelleştirerek tüm maddenin "çekme" ve "itme" gücü olduğundan hareket eder. Helenist dönemin iki büyük akımı olan Epikürosçuluk da Stoacılık da materyalist dünya görüşüne sahiptir. Epiküros, Demokritos'un (ö. MÖ 370) determinist maddeci atomculuğunu görelilik ilkesini kapsayacak bir şekilde yeniden geliştirmeye çalışırken, Stoacılar, Herakleitos'tan da (ö. MÖ 475) hareketle düşünce ve dil gibi olguların maddi olup olmadığını tartışmaya açmıştır.

Modern doğa felsefede materyalizm 17. yüzyılda Epiküros (ö. MÖ 270) ve Lukretius'un (ö. MÖ 55) atomculuğunun etkisi ile önce İtalya'da, İngiltere ve Fransa'da oluşur. G. Bruno (ö. 1600), F. Bacon (ö. 1626) ve P. Gassendi (ö. 1655) gibi filozofların girişimiyle gelişti. G. Galilei ve I. Newton'un (ö. 1727) fizikte ve astronomide ortaya koyduğu yenilik ve geliştirdiği dünya tasarımı mekanik dünya görüşünün kanıtı olarak alınır. T. Hobbes, kendi materyalist doğa felsefesini, antropolojik görüşlerini ve devlet teorisini geliştirirken F. Bacon'in atomculuğunu ve Galilei'nin hareket teorisini temel alır. Materyalist felsefe İngiliz felsefesinden İskoç ve Fransız materyalizmine doğru gelişir. W. Harwey'in (ö. 1657) kan dolaşımını keşfetmesi, Henricus Regius'un (ö. 1679) insanın tinsel yetilerini maddenin bir tarzı olarak ortaya koyması, bütünlüklü insan tasarımına ulaşılmasını sağlar.

Materyalizmin temel dayanağı madde kavramıdır. Eski Türkçede "maddiyye" denilen kavramın dünyanın temelini açıklama çabasından doğan bir felsefi kavramlaştırma tarihi, bir de maddeye ilişkin bilimsel inceleme ve açıklama tarihi vardır. A Dictionary of Eighteenth-Century History'e göre modern Aydınlanmacı çağın en önemli tartışması "ruh-beden ilişkisinin doğası" üzerine yapılmıştır. Descartes'in başlattığı bu tartışma, maddenin ne olduğuna dair çaışmanın doğa felsefesinden giderek modern doğa bilimlerine kaydığını ve modern felsefenin Eski Çağ felsefesinden farklı olarak varlık-bilinç ilişkisini belirlemeye yöneldiğini göstermektedir.

Locke, La Metteri (ö. 1751) ve P.H. d'Holbach (ö. 1789) gibi filozofların eserleri materyalizm tartışmasına yeni ivme katar. Alman felsefesinde diyalektik yöntemle Fransız materyalizminin indirgemeci yaklaşımları aşılmaya çalışılır. Karl Marx Das Kapital'de insan, tarihinde yaşamını idame etmek için üreterek ve üretirken doğayı değiştirip kendisini de yeniden yarattığını ileri sürer. İnsanlığın tarihine bu bakış "tarihsel materyalizm" kuramını temellendirir. Marx'ın yeni "hakikat" kavramı düşünceyi maddeye indirgemeye yönelmez. Alman İdeolojisi'nde sunulan tanıma göre hakikati meydana getiren "varlık ve bilinç" birbiriyle ilişkili olarak ele alınmalıdır. "Yaşamı belirleyen bilinç değildir, tersine, bilinci belirleyen yaşamdır" gibi belirlemeleri bilince indirgemeci çabasından kaynaklanmamaktadır. Bu tür belirlemelerle asıl yapılan bilincin kökenini açıklamaktır. Bu nedenle Alman İdeolojisi'nde bilincin kendisini maddede nasıl gerçekleştirdiğinin koşullarını araştırırlar: "Tin' en baştan itibaren, kendini burada titreşen hava katmanları, sesler, kısacası dil biçiminde gösteren maddeyle 'yüklü"" olmaya mahkûmdur ve dil "bilinç kadar eskidir". "Dil, öteki insanlar için var olduğu gibi benim için de var olan pratik, gerçek bilinçtir."

Yorumlar (0)
banner35
Günün Anketi Tümü
Seçimi kaybedenler istifa etmeli mi?
banner21
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 36 88
2. Fenerbahçe 36 80
3. Beşiktaş 36 78
4. A.Demirspor 36 69
5. Başakşehir 36 62
6. Trabzonspor 36 57
7. Karagümrük 36 51
8. Konyaspor 36 51
9. Kayserispor 36 47
10. Kasımpaşa 36 43
11. Ankaragücü 36 42
12. İstanbulspor 36 41
13. Antalyaspor 36 41
14. Sivasspor 36 41
15. Alanyaspor 36 41
16. Giresunspor 36 40
17. Ümraniye 36 30
18. Gaziantep FK 36 25
19. Hatayspor 36 23
Takımlar O P
1. Samsunspor 36 78
2. Rizespor 36 68
3. Pendikspor 36 67
4. Bodrumspor 36 62
5. Sakaryaspor 36 62
6. Eyüpspor 36 62
7. Göztepe 36 60
8. Manisa FK 36 56
9. Keçiörengücü 36 56
10. Bandırmaspor 36 55
11. Boluspor 36 52
12. Altay 36 40
13. Erzurumspor 36 39
14. Tuzlaspor 36 38
15. Gençlerbirliği 36 38
16. Altınordu 36 35
17. Adanaspor 36 25
18. Denizlispor 36 23
19. Yeni Malatyaspor 36 16
Takımlar O P
1. M.City 38 89
2. Arsenal 38 84
3. M. United 38 75
4. Newcastle 38 71
5. Liverpool 38 67
6. Brighton 38 62
7. Aston Villa 38 61
8. Tottenham 38 60
9. Brentford 38 59
10. Fulham 38 52
11. Crystal Palace 38 45
12. Chelsea 38 44
13. Wolves 38 41
14. West Ham United 38 40
15. Bournemouth 38 39
16. Nottingham Forest 38 38
17. Everton 38 36
18. Leicester City 38 34
19. Leeds United 38 31
20. Southampton 38 25
Takımlar O P
1. Barcelona 38 88
2. Real Madrid 38 78
3. Atletico Madrid 38 77
4. Real Sociedad 38 71
5. Villarreal 38 64
6. Real Betis 38 60
7. Osasuna 38 53
8. Athletic Bilbao 38 51
9. Mallorca 38 50
10. Girona 38 49
11. Rayo Vallecano 38 49
12. Sevilla 38 49
13. Celta Vigo 38 43
14. Cadiz 38 42
15. Getafe 38 42
16. Valencia 38 42
17. Almeria 38 41
18. Real Valladolid 38 40
19. Espanyol 38 37
20. Elche 38 25
banner23