banner38

ODTÜ eski Rektörü: 'Barajın kalkmasıyla üniversitelerde gerileme olacak'

YÖK, üniversite sınavında barajı kaldırdığını açıkladı. Tek bir net dahi yapamayan öğrencilere üniversite kapısını açan bu karar ne anlama geliyor? Yıkıcı etkileri olabilir mi? Hepsini, kurduğu laboratuvarla Türkiye'deki üniversitelerin kalitesiyle ilgili ciddi çalışmalar yürüten ODTÜ eski Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut SÖZCÜ'ye anlattı.

Eğitim 14.02.2022, 11:32
ODTÜ eski Rektörü: 'Barajın kalkmasıyla üniversitelerde gerileme olacak'

Yüksek Öğretim Kurumu, 12 Şubat’ta öyle bir karar açıkladı ki duyanlar kulaklarına inanamadı.

“2022 Yükseköğretim Kurumları Sınavından (YKS) itibaren ön lisans ve lisans programlarını tercihte 150 ve 180 olan TYT ve AYT baraj puanları uygulaması kaldırılmıştır.”

Anlamı şuydu:

“Bir net dahi yapamayanlar üniversiteye girebilecek.” 

Son yıllarda peş peşe açılan onlarca üniversitede her yıl on binlerce kontenjan boş kalıyordu şimdi dolacak.

Her yıl 2 buçuk milyon öğrencinin girdiği sınavda başvuru süreci başladıktan sonra, açıklanan bu karar öğrencileri de velileri de eğitimcileri de düşündürüyor.

Kararı, 2000-2008 arası kesintisiz 8 yıl üstlendiği ODTÜ Rektörlüğü görevinden sonra kurduğu ODTÜ University Ranking by Academic Performance (URAP) adını verdiği laboratuvarla, Türkiye’deki üniversitelerin kalitesiyle ilgili ciddi çalışmalara imza atan Prof. Dr. Ural Akbulut‘a sorduk.

‘DAHA OKUDUĞUNU ANLAMAYAN ÖĞRENCİYİ ÜNİVERSİTEYE NASIL ALIRSINIZ!”

Kararı duyunca ne hissettiniz?

Üzüldüm açıkçası çok üzüldüm.

Sınavda baraj konulması kararı çok önemli bir karardı. Türkiye açısından çok değerliydi. Türkiye'de üniversite sayıları çok arttı ama yeterince kaliteli öğretim üyesi yetiştiremedik.

Dolayısıyla yeni kurulan üniversitelerin pek çoğunda eğitimin kalitesi düşüktü. Baraj koymak en azından bunu bir nebze koruyordu. Daha kaliteli öğrencinin gelmesi.. Çünkü başarı için kaliteli, iyi yetişmiş öğretim üyesi ve kaliteli iyi lise eğitimi görmüş öğrenci gerekiyor.

Maalesef matematik sınavlarında neredeyse sıfır çeken bir sürü öğrenci oluyor. Fen sınavlarında çok düşük not alıyorlar.

Daha okuduğunu anlayamayan öğrenciyi siz üniversiteye nasıl alırsınız… İşte baraj onu engelliyordu.

“GELECEĞİMİZ İÇİN RİSKLİ BİR KARAR” 

Maalesef barajın kalkmasıyla bütün üniversite sisteminde bir gerileme olacak. Çünkü öğrenci kalitesinin düşmesi iyi öğrencinin de negatif etkilenmesine neden oluyor. O nedenle ülke için, geleceğimiz açısından riskli bir karar olduğunu düşünüyorum.

Hangi meslek olursa olsun, her meslekte öğrencileri en iyi şekilde yetiştirmek isteriz. İster fen, ister mühendislik, ister sosyal bilimler olsun… Öğrencinin yeteneği uygun değilse ona üniversite diploması vermek hem onun, hem ülke için yararlı bir şey olmaz.

“KAMUDA ÇALIŞMALARI DAHA TEHLİKELİ”

Şimdi ne değişti, tek bir net yapamayan bir öğrenci bile üniversite okuyabilecek mi gerçekten?

Evet. Ve bunların önemli bir bölümü de mezun olacak. Böylece ülke tamamen liyakatsiz, kendi konusuna hakim olmayan insanlarla dolacak.

Bunlar ister özel sektörü gitsin, ister kamuya… Kamuya gitmeleri çok daha tehlikeli çünkü özel sektör farkına vardığı zaman onu çıkartır. Devlet memurunu çıkarmanız neredeyse imkansız. Yıllarca devlet kadrolarını işgal edecek ve kaliteli insanların o kadroya gelmelerini engellemiş olacak.

“EN BÜYÜK TEHLİKE…” 

Yani en büyük tehlike, Türkiye'nin 10, 20 yıl sonrasında bu insanların görev alıp, işleyişi negatif yönde etkileyecekler. Bu çok zararlı bir yaklaşım ama ne yapabiliriz. Olan olmuş. İnşallah zamanı gelince, bunun zararları görülür de tekrar baraj gelir diye düşünüyorum.

Bu karar boş kalan kontenjanları doldurmak için mi alındı?

Bu toplumsal baskıdan oluyor… Bir ara, ‘sınavlar kalkmalıdır' diye bir kampanya bile yapılmıştı. Türkiye'deki üniversite sınavını nasıl kaldırırsınız. Ne derseniz deyin, düne kadar uygulanan sistem dünyadaki en sağlıklı sistemlerden birisidir. Çok iyi kurulmuştur. Ara sıra ÖSYM'nin yönetimden kaynaklanan aksaklıklar olsa bile bence çok sağlıklı bir sistemdir.

“GİRİŞ SINAVINI ÜNİVERSİTELERİN YAPMASI ÇOK TEHLİKELİ OLUR”

Soruların çalınmasını mı kastediyorsunuz?

Tabi tabi… O tip şeyler çok zarar verdi. Gelip geçici şeylerdi ama temelinde sağlam bir sistem, adil bir sistem. Önemli olan adalet zaten.

Bazı insanlar üniversiteler sınav yapsa falan diyor… Türkiye'de üniversiteler sınav yaparsa son derece tehlikeli olur. Eskiden öyleydi. Üniversite sayımız zaten azdı. Her üniversite kendi yapıyordu. İstanbul Teknik Üniversitesi'nin soruları o kadar zor sorulurdu ki… Sorunun kalitesine o kadar güvenilirdi ki, lise kitaplarında şu tarihli İTÜ sınavında sorulmuştur diye yazılırdı. Tabi o zaman Türkiye'de 3-4 üniversite vardı. Bu kadar çok sayı olduğu zaman sınavın kaldırılması çok tehlikeli… Barajı kaldırmak, sınavı kaldırmakla benzer bir şey zaten.

“İLK 500’E GİRENLER BİLE GİREMEZ OLDU” 

Siz son çalışmalarınızla Türkiye üniversitelerini değerlendiriyorsunuz. Türkiye neredeydi, bu kararla başımıza ne gelecek… Nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz üniversiteleri akademik performansına göre sıralıyoruz. Ağırlıklı olarak da bilimsel yayınların sayısına ve kalitesine göre sıralıyoruz. Dünya üniversitelerini de aynı şekilde sıralıyoruz.

İlk yüze yaklaşan üniversitemizin olmaması tabi çok üzücü. Sıralamaları on yıldan fazla süredir yapıyoruz. Amacımız üniversiteler eksiğini görsün, düzletsin diye… Ama maalesef, ama umduğumuz kadar üniversitelerimiz dünya sıralamalarında yükselemedi. En iyi üniversitelerimiz ODTÜ, İTÜ, Boğaziçi, İstanbul, Ankara, Ege… Onlar bile zamanında bir kısmı ilk 500'e girerken, giderek, giremez oldular. Bu tabi üzücü…

“ÖĞRETİM ÜYELERİNİN YÜKÜ ARTACAK” 

Bu karardan sonra ne olur?

Karar az da olsa akademik yayınları etkiler. Kontenjanlar dolduğu zaman öğretim üyelerinin yükü daha çok artacaktır. Kontenjanların dolmaması bir eksiklik değil. O bölümün açılmış olmasının yanlışlığını gösteriyor.

Bakın Türkiye'de yapamayacağımız bir şey var, dünyada yapılan… Dünyada talep azsa, ihtiyaç yoksa o bölüm kapatılır. Talep azsa o bölümü açmayacaksınız. Gerekirse o bölümdeki hocaları diğer bölümlere kaydırarak, o bölüme öğrenci alınmasını izin vermeyeceksiniz ki, kalite yükselsin.

“YAZIK DEĞİL Mİ ÇOCUKLARA” 

Yani biz dünyanın yaptığının tersini yapıyoruz. Bölüm kapatacağımıza kontenjan dolsun diye barajı düşürüyoruz, öyle mi?

Bakın dünyada maden mühendisliği bölümleri son derece azaldı. Eğer talep yoksa, ihtiyaç yoksa o bölümler yavaş yavaş başka yerlere kaydırılıyor. İşsiz bırakıyorsunuz zaten insanları… Bırakın insanlar başka alanlara yönlensin ve başarılı olsun. O bölümden mezun ediyorsunuz iş bulamıyorlar. Yazık değil mi çocuklara…

“EĞİTİM ARTARSA MİLLİ GELİR DE ARTAR AMA BÖYLE DEĞİL” 

Bu olayın ters bir tarafını da söylemek isterim: Ülkelerde ortalama eğitimlilerin artması daima pozitif bir şeydir ve ülkenin milli gelirini artırır. Ortalama eğitimi bir, bir buçuk yıl artırırsanız, milli gelir yüzde 10 artar. Ben buna her zaman inandım, yazılarımda anlattım, hala da inanıyorum ama bunu kaliteyi düşürerek yaparsanız, tam aksi olur. Yani milli gelire zarar verir.

Türkiye'de ortalama eğitim düzeyi düşüktür. Yıllar önce üç buçuk dört yıldı… Halbuki Avrupa'da çok yüksektir. Üniversitelilerin oranı da yüksektir ama kaliteli eğitimle mezun olduğunuz zaman ülkenize faydanız oluyor. Bazı üniversitelerimizde öğrencilerin gidip gelmeden dahi sınıf geçtiklerini duyuyoruz. Yeter ki kaydınız bizde olsun diyen Vakıf üniversiteleri olduğunu duyarız. Ortalama eğitim düzeyinin artması pozitif olmakla birlikte bu iyi bir şey olmaz. Artık, iyi eğitim almış insanların oranının artması demek gerekiyor.

“SİYASİ BİR KARAR MI BEN BİLEMEM” 

Özetle, barajların kaldırılması siyasi bir karardır diyebilir miyiz?

Bunu ben bilemeyeceğim. Onu söylemem doğru olmaz. Bilmiyorum çünkü… Toplumsal baskı da olabilir. Ben yukardan bir talimat vardır diyemem… Onu söylemek çok haksızlık olur. Bilemiyorum… Ama Yekta Bey zamanındaydı bu barajlar konuldu. Yekta Bey zamanında üniversiteler için çok doğru kararlar verilmişti…

Mesela kaliteli öğretim üyesi yetiştirmek için bir karar almışlar… Eğer devletin parasıyla yurtdışına doktoraya gidecekseniz adı sanı bilinmeyen bir üniversiteye giderseniz bursu keseriz. En azından ilk bine giren üniversitelerden biri olmalı.

“ÖNÜMÜZDEKİ 10 YILDA ÜNİVERSİTELİ İŞSİZ SAYISINI ÇOK GÖRECEĞİZ” 

Baraj konulması kaliteyi yükseltmek amaçlıydı. Üniversitede bu puanın altındaysanız, senin burada okumaman lazım… Git başka iş yap. Çocuğun da hayatını kurtarıyorsunuz. Hiç olmazsa daha 18 yaşındayken, meslek edenibilir. Belki de açık öğretimde okurken, çalışıyor, ülke ekonomisine de ailesine katkı yapıyor. Siz onu okutarak, iş bulamayacağı bir bölümden mezun ederek, çocuğa da zarar veriyorsunuz. Yaşı geçmiş oluyor, askerden geliyor işsiz. kim iş verecek ona yani… Zaten önümüzdeki 10 yıl içinde üniversiteli işsiz sayısın çok göreceğiz.

“DEVLET ÇOK PARA YATIRDI, HİÇ OLMAZSA…”

Artmaması mümkün değil. Siz boş kontenjanları böyle… Bilemiyoruz tabi belki üniversiteler istedi. Bazı bölümlere öğrenci gelmeyince korkabilirler de.. Kapanacak diye… Siyasi bir karar olacağını zannetmiyorum. Boş kalınca işte devlet çok para yatırdı, işte hocamız da var hiç olmazsa gelsinler biz onlara eğitim veririz de demiş olabilirler. Bilemiyorum tabi, yorum benimki. Tahmin doğrusu. Ama iyi olmayacak.

“BARAJI ARTIRMALARI BELKİ DAHA DOĞRU OLABİLİRDİ” 

Bugüne kadar üniversiteleri yaptık, şimdi kalitelerini artıracağız demişlerdi. Ama bu o yönde bir karar değil…

O doğru kararın devamında yarar görüyorum. Ne düşünüyorlardı bilemiyorum ama hatta belki barajı biraz da artırabilirlerdi. Çünkü kalitesiz üniversite mezunuyla ülkeyi doldurmak iyi bir şey değil ki…

Baraj konulurken istatistiklere bakarak yapılmıştı. Kafadan atamazsınız, şu olsun diye… Mutlaka bilim insanlarıyla çalışarak o barajın yeri belirlenmiştir. Belki de ileride daha da yükseltilebilirdi.

“YURTDIŞINDA TAKİP EDİYORLAR” 

Bizim üniversite diplomalarımız dünyada bir çok ülke tarafından tanınıyordu. Şimdi baraj sıfırlandıktan sonra diyelim 10 yıl sonra diplomalarımızın tanınmaması yönünde bir eğilim başlar mı?

Olabilir tabi…Onlar da bizi takip ediyor. Temsilcileri var. Eminim ki baraj kararı konulduğunda zamanında onlar da bunu takdir etmişti. Master'a, doktoraya gittiğinizde jüriler hangi üniversiteden geldiğinize bakıyorlar.

Yorumlar (0)
banner35
Günün Anketi Tümü
Hafta sonu seçim olsa oyunuzu hangi partiye verirdiniz?
banner21
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 25 60
2. Fenerbahçe 24 54
3. Beşiktaş 25 49
4. A.Demirspor 25 45
5. Trabzonspor 25 44
6. Başakşehir 24 41
7. Kayserispor 25 38
8. Konyaspor 25 34
9. Karagümrük 24 31
10. Antalyaspor 25 28
11. Alanyaspor 25 28
12. Sivasspor 25 27
13. Kasımpaşa 25 26
14. Gaziantep FK 25 25
15. Ankaragücü 24 25
16. İstanbulspor 24 24
17. Giresunspor 24 23
18. Hatayspor 24 23
19. Ümraniye 25 22
Takımlar O P
1. Samsunspor 27 57
2. Eyüpspor 26 53
3. Sakaryaspor 27 49
4. Pendikspor 26 47
5. Rizespor 25 46
6. Keçiörengücü 26 46
7. Bodrumspor 26 41
8. Boluspor 26 41
9. Bandırmaspor 26 40
10. Manisa FK 25 39
11. Göztepe 25 35
12. Tuzlaspor 26 28
13. Altay 26 25
14. Adanaspor 27 25
15. Erzurumspor 25 24
16. Altınordu 26 20
17. Gençlerbirliği 25 17
18. Denizlispor 27 17
19. Yeni Malatyaspor 27 16
Takımlar O P
1. Arsenal 28 69
2. M.City 27 61
3. M. United 26 50
4. Tottenham 28 49
5. Newcastle 26 47
6. Liverpool 26 42
7. Brighton 25 42
8. Brentford 27 42
9. Fulham 27 39
10. Chelsea 27 38
11. Aston Villa 27 38
12. Crystal Palace 28 27
13. Wolves 28 27
14. Leeds United 27 26
15. Everton 28 26
16. Nottingham Forest 27 26
17. Leicester City 27 25
18. West Ham United 26 24
19. Bournemouth 27 24
20. Southampton 28 23
Takımlar O P
1. Barcelona 26 68
2. Real Madrid 26 56
3. Atletico Madrid 26 51
4. Real Sociedad 26 48
5. Real Betis 26 45
6. Villarreal 26 41
7. Athletic Bilbao 26 36
8. Rayo Vallecano 26 36
9. Osasuna 26 34
10. Celta Vigo 26 34
11. Mallorca 26 32
12. Girona 26 31
13. Getafe 26 29
14. Sevilla 26 28
15. Cadiz 26 28
16. Real Valladolid 26 28
17. Espanyol 26 27
18. Valencia 26 26
19. Almeria 26 26
20. Elche 26 13
banner23